
SULTANAHMET MEYDANI
İstanbul denince akla ilk gelen tarihi yerlerden biri olan Sultanahmet Meydanı'nda görülmesi gereken birçok tarihi yer bulunur. Daha önce Roma döneminde hipodrom olarak da kullanılan meydanda Dikilitaş, Sultanahmet Camii, Yılanlı Sütun, Ayasofya Müzesi gibi yerler birkaç adımlık yürüme mesafesindedir. Sultanahmet Meydanı’nda bulunan Dikilitaş, M.Ö. 15. yüzyılda antik Mısır Uygarlığında III. Thutmosis tarafından, Karnak’taki Amon Tapınağı girişine dikilen obelisklerden biridir.
Bu anıtlar, Antik Mısır döneminde güneş tanrısının onuruna bir şahsı veya olayı anmak için tek parça, büyük bloklar halinde yapılmıştır.Tapınak girişlerinin iki yanına dikilen anıtlar, aynı zamanda güneşe göre saatin hesaplanmasında kullanılmıştır. Mısır’ın bir Roma eyaleti olmasından sonra bazı Roma imparatorları başkentlerini bu haşmetli anıtlarla süslemek istemişlerdir. Roma İmparatoru Konstantin Karnak’taki Amon Tapınağı’nda bulunan iki obeliskten birini Roma’ya, diğerini ise İstanbul’a getirmek istemiştir. Günümüzde Çemberlitaş olarak bildiğimiz sütunda yine İmparator Konstantin tarafından Roma’dan getirtilerek adını taşıyan foruma dikilmiştir. Dikilitaş’ın İstanbul’a getirilmesi ve hipodroma dikilmesi 390 yılında İmparator I. Theodosius tarafından gerçekleştirilmiştir.
Dikilitaş’ın bulunduğu hipodrom uzun dönem halkın eğlencesi olan at yarışlarına ve eğlencelere sahne olmuş. At arabaları Dikilitaş, Yılanlı Sütun ve Örme Sütun etrafında tur atarak yarışı kazanmak için mücadele ederlermiş. Bizans İmparatorluğunun zayıflamasıyla önemini yitiren hipodrom Latin istilası sırasında şehrin diğer yerleri gibi yağmalanmış, daha sonraları ise zamanla yıkılarak harabeye dönmüştür. İstanbul fethedildikten sonra yapı ve diğer eserler şehrin bir simgesi olarak yaşatılmaya çalışılarak günümüze kadar ulaşmıştır.
İstanbul'u keşfetmek için Jet Araç'tan transfer rezervasyonunuzu hemen yapın!